Online Giresun Platformu
Alucralı Kahraman Pembe Hatun
Kurtuluş Savaşının mücahide askeri ve 47. Giresun Gönüllü Alayının sancak çavuşu Pembe Hatun’un hayatı ve yaptıkları Araştırmacı Yazar Murat Dursun Tosun tarafından gün ışığına çıkarıldı.
Alucra ilçemiz ve Karadeniz Bölgesini kapsayan illerin tarihçesinin bilinmeyen yönlerini gün ışığına çıkarması ile tanınan yazar Murat Dursun Tosun’unun son çalışmasında var olan fakat bilinmeyen kahramanımız Giresun Gönüllü Alayı Sancaktar Çavuşu Pembe Hatun’u kaleme aldı
Yazar Tosun’dan edindiğimiz bilgilere göre Alucra (Gicora) karyesi asil Türk soyu Ali Sofuoğulları sülalesinden olan Pembe Hatun 56 yaşında silah kuşanıp Giresun ilimizden gönüllü olarak vatanımızı müdafaa etmek ve İstiklal ve hürriyet aşkı ile savaşa katılmıştır.
Afyonkarahisar muhaberelerinde mavzeriyle Çalı (Nilüfer -Bursa) civarında harbe katılmış bir cengâver Türk anasıdır. Pembe Hatun’un katıldığı harpte kahramanlara yakışır şevk ve tevazu içinde savaştığı dönemin gazetelerinde başlıklar ile yer almış. Harpte sekiz yerinden yaralanan Kahramanımız Pembe Hatun yeğeninin evinde misafir kalıp yaraları iyileşince tekrar cepheye gider.
İstiklal-i Milli için arslan kesilen Türk bütün dünyaya, bütün dünya milletlerine ve tarihe son mücahedesiyle mu’cib (hayrete düşüren) harikalar ve mucizeler hediye etmiştir. Hiçbir millet, hiçbir davası uğruna erkeklerinin yanında analarının ve kadınlarının bile arslanlar gibi dövüştüğüne şahit olmamıştır. İstiklal ve hürriyet aşkı için Türk’ün bu son cidaline Kara Fatmalar, Ayşeler, Emineler gibi cengâver Türk anaları katıldı ve mücâhedemiz tarihinde misli görülmemiş ulvi ve mukaddes bir harp oldu. Anadolu’da yâdı dillerde dolaşan bir cengâver Türk anası vardır ki; ismi Pembe Hatun’dur.
47. Alay Kumandanı Kaim-makam (Kaymakam-Yarbay) Osman imzasıyla böyle şanlı bir asker vesikası var; “Zirde (aşağıda) künyesi muharrer (yazılı) Pembe Hatun Nisan 1338 (Nisan 1922) tarihinde Giresun’dan gönüllü olarak hareket etmiş ve alayın birinci taburuyla mücâhede-i milliyemize iştirak etmiştir. Mezbure yiğit bir erkek ve faziletli bir asker gibi harbin yorucu müzâhamesine (zahmetine) rağmen bıkmak bilmeyerek vazife-i vataniyyesini ifa eylemiştir. Zaferle nihayet bulan davayı millide mezburenin de ufak bir hizmeti sebkat ettiğini (geçtiğini) işbu vesika-i şükranla yâd ederim. Mücahidemiz başında siyah bir örtü, sırtında haki renkli bir palto, boynunda bir asker çantası omuzunda da şanlı bayrağımız vardır. Pembe Hatun bir Yunan zabitini esir etmiş ve kılıcıyla eldivenlerini hatıra olarak saklamıştır.”
O döneme ait diğer haberde de belirtildiği üzere kendisi Giresun Gönüllü Alayının Sancak Çavuşudur. Sakarya Meydan Muharebesi ve Kurtuluş Savaşına katılmış, düşmanın İzmir’de denize dökülmesine şahit olmuştur. Haberde belirtildiği üzere Bursa civarında da savaştığı anlaşılmaktadır. Asker pantolonu ve ceketi, başındaki siyah örtüsü ile bayrak elinde, kılıcı belinde askerin önünde gittiği rivayet olunmaktadır. Sekiz yerinden yaralanmasına rağmen iyileşince yine cepheye koşmuştur.
Haber: Yavuz Kayacık