Giresun Haberleri

Ömer Cebeci’nin O Dilekçesi Niye Reddedildi?

Bu yazıyı paylaşın

4 askeri ölüme götüren olayı sorgulayan CHP Grup Başkanvekili Mehmet Yılmaz, son oturumda o can alıcı soruyu sordu. İl Genel Meclisi CHP Grup Başkanvekili Mehmet Yılmaz, İGM üyesi Ömer Cebeci’nin dilekçesinin işleme konmaması nedeniyle ciddi sorunlar yaşandığını belirterek ”AKP iktidarı ülkemizi çoğunlukçu, yani parmak yada sayısal üstünlük demokrasisi ile yönetiyor. TBMM de de böyle, Giresun İl Genel Meclisinde de böyle. İşte Ulusal basında da geniş yer bulan Harşit Vadisinde 4 askerimizin şehit, 1 askerimizin de derede kaybolduğu altı boşalmış menfezin kırılması olayı.

  • Keşke Ömer Cebeci arkadaşımızın tam da bu menfezin görüntüsü ile uyarısı ve ardından 3 imzalı verdiğimiz önerge meclis başkanı Ahmet Şahin tarafından ret edilmeseydi.
  • Keşke İlgili komisyona havale edilseydi bu önerge. Keşke komisyon üyesi arkadaşlarımız da Karayollarına ve DSİ’ye gerekli uyarılarını yapan raporlarını yazıp meclise oylatabilselerdi.
  • Keşke demenin ötesinde söz bulamıyorum. Her türlü davetiyesini devlet ve kurumlarının göz yumarak ve teşvik ederek hazırlattığı, genelde derelere adım başı hesapsız kitapsız HES’lerin yapılması, özelinde Harşit Vadisinin altınının oyularak vahşice talan edilmesinin kaçınılmaz sonu olan bu korkunç faciaya maalesef doğal afet diyemeyiz” dedi

Yılmaz şöyle konuştu; “Öncelikle yıllardır Harşit Deresinden üstelik yasal sınır olan talveg kotunun kimi yerlerde 50 hatta 100 m’lerce altına inerek kimlerin malzeme çıkardığına bakarak bu büyük talanın siyasi boyutunu da görmek mümkündür. Özellikle bir dönem Özel İdaremize gelir getiren kantar uygulaması maalesef kaldırılmış, bir dönem AKP’li Tirebolu Belediyesine verilmiş bu kantar, ancak onlarda işletmeden vazgeçmişler ne hikmetse. Sonuç Karayolunda kantar denetimi olmayan Trabzon tarafına çok yüksek tonajlarda Harşit Deresinin malzemesi çekilmiştir. İçine nükleer bomba atılmış gibi bir görüntüye sahip bu dere yatağının artık yasaklanması, talveg kotunun altında malzeme çıkaran işletmelere ve bunlara göz yumanlara yasal işlem yapılması çok geç kalmış tedbirler olacaktır bundan sonra.

Bu korkunç olaya doğal afet diyemeyişimizin ikinci ayağı da derelerimizde mantar gibi biten HES’lerdir. Kesinlikle bilimsel hesaplaması doğru yapılmış, Çelik konstrüktür ağırlıklı, çok küçük miktarda beton kullanılan ekosistemle uyumlu az sayıda HES mutlaka yapılabilir. Doğankent’te çok uzun yıllar önce devletin yaptırdığı HES ile Dereli Aksu köyünde Norveçlilerin yaptığı HES en iyi örneklerdir. Ancak Dereli’nin Aksu köyünden doğup, Merkez Aksu mahallesinden Karadeniz’e dökülen Aksu Deresinin üzerinde çevreye ve doğaya zarar vermeyen kaç HES’in yapılabileceğinin bir hesabı yok ortada. Aşırı yağışlarda HES’lerin dereye bıkacağı suyun taşkın ve sele neden olacağının hesabı da çok iyi yapılmalıdır. Dereli deki afete sebep gösterilen köprü ayağı pek çok kez kopan ağaçların yüzünden set oluşturup, caddeyi sele boğmuştur. Nedense, ne belediye, ne karayolları nede DSİ yani iktidar yıllardır bu sorunu çözemedi.

Özellikle tüm Giresun için, yani derelerin ve insanların iç içe olduğu bölgelerin afet riski mutlaka ortaya konmalı, HES’ler dâhil her türlü yapılaşmaya dur denmelidir. “

Haber: Mustafa Cici-Giresun Gündem

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz. Anladım