Giresun Haberleri

Vali Var, Vali Var: Basın Özgürlüğü ve İdari Yaklaşımın İki Yüzü

Bu yazıyı paylaşın

Kimi zaman yanlış giden şeyleri söyler, kimi zaman da unutturulmak istenen gerçekleri hatırlatır. Ancak bu mesleğin kaderi, bazen aynı ülkenin iki farklı köşesinde iki zıt hikayeyle karşımıza çıkar. Biri, demokrasinin soluk aldığı yer olur, diğeri, nefesinin kesildiği yer.

Giresun’da bir şehit ailesinin, yağmurun evlerinin içine aktığı harabe bir evde yaşadığı dram haberleştirilir. Haberin ardından Giresun Valisi Mehmet Fatih Serdengeçti, sabahın erken saatlerinde ailenin yanına gider, durumu yerinde görür. Gerçeğe tanıklık ettikten sonra da haberi yapan muhabire teşekkür eder.

Çünkü o bilir ki basın, bir eleştiri değil, bir aynadır.

O ayna kırılırsa toplumun yüzündeki çizikler kaybolmaz, sadece görünmez olur.

Aynı ülkenin diğer ucunda, Iğdır’da ise bambaşka bir tablo çıkar karşımıza.

Bir gazeteci, “Valiye şemsiye var, gaziye yok” başlığıyla törende yaşanan bir durumu haberleştirir. Gaziler yağmur altında beklerken, vali şemsiye altındadır.

Ancak bu haberin ardından konuşulan şey ne gaziler olur, ne de görüntüdeki adaletsizlik.

Sorgulanan, haberi yapan gazetecidir.

O gözaltına alınır. Ardından, bu olayı haberleştiren bir başka gazeteci de aynı akıbeti yaşar.

Iğdır’da basın, gerçeği yazdığı için değil, gerçeğe dokunduğu için cezalandırılır.

Bu iki örnek, basın özgürlüğünün sadece kanun maddeleriyle değil, yönetenlerin tavrıyla da şekillendiğini gösteriyor.

Aynı yasal çerçevede, biri gazeteciyi “halkın gözü, kulağı, sesi” olarak görürken, diğeri “tehdit unsuru” olarak algılayabiliyor.

Oysa basının görevi, iktidarı alkışlamak değil, halk adına denetlemektir.

Giresun’daki yaklaşım, eleştiriyi idarenin pusulası olarak görürken, Iğdır’daki tavır, eleştiriyi susturulması gereken bir ses sayıyor.

Bu tablo, yalnızca iki vali arasındaki farkı değil, demokrasinin nefes alıp alamadığı iki ayrı iklimi de resmediyor.

Birinde gazeteci toplumun gözü, diğerinde hedef tahtası.

Sonuçta mesele şu:

Basın özgürlüğü, sadece “yasak yok” demek değildir.

Eleştirinin kıymet gördüğü, gerçeğin cezalandırılmadığı bir kültür meselesidir.

Ve evet… Vali var, vali var.

Biri sabah erkenden gerçeğe gider, diğeri gerçeği sabahın erken saatinde götürtür.

*Ahmet Bilge İHA Giresun Temsilcisi

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz. Anladım