Avukatlığımın En Şok Anını Yaşadım!

Ağustos 2020’de çok sevdiğim dostlarımı kaybettim. İstanbul dışında olduğumdan maalesef cenazelerine dahi gelemedim. Allah’ım onlara ve tüm geçmişlerimize rahmet eylesin.

Onlardan biri de camimizin imamı idi. Kendisi çok iyi hafızdı. Namazları hep hatimle kıldırırdı. Çok sevilen sayılan 40lı yaşlarda değerli bir insandı. Kuran okur, mevlit okur, çocuk okutur asla para almazdı. Öyle gani ruhlu zengin gönüllü biriydi. Geriye üç çocuk acılı bir anne bıraktı. En küçük çocuk down sendromluydu. Trafik kazasında vefat etti.

Kazadaki Büyük Olay

Kendisi araç muayenesinden evine dönerken karsıdan gelen bir araç bunun önüne -karşısına çıkıyor ve kafa kafaya çarpışıyorlar. Karşı araçta çoÄŸu çocuk 7 kiÅŸi var onlar hafif sıyrıklarla atlatıyorlar. Hocaefendi ise maalesef orada vefat ediyor. Enteresan ölüm; sağındaki boÅŸ koltuÄŸun hava yastığı açılıyor ama kendi oturduÄŸu koltuÄŸun hava yastığı açılmıyor. Yani Allah’ın dediÄŸi oluyor. Eceli gelen gidiyor. EÅŸi “tazminat istemem, ÅŸikâyetçi de deÄŸilim” diyor.

İşte Hayatımın ve Avukatlığımın Şokunu Yaşadığım An

EÅŸi ve birkaç yakını ofisime geldiler. Çok üzgündüler ben de çok üzgündüm, kendisini çok severdim, o da beni çok severdi. Bir türlü mevzuyu açamadık bir süre sonunda ben cesaret edip konuyu açtım. Karşı ÅŸoförü ÅŸikâyet edip cezalandırma hakkımızın olduÄŸunu, maddi manevi tazminat haklarının olduÄŸunu anlattım. Rahmetlinin eÅŸi “ben ÅŸikâyetçi olmam” demesin mi? Birden durakladım dondum kaldım. Çok ÅŸaşırdım. Neden dedim. Hafızım öldü, çocuklarımız yetim kaldı. Hepimiz çok üzgünüz. Karşı ÅŸoför içeri girerse onun çocukları da maÄŸdur olur. Ben bunu istemem dedi. Bu sözler beni ÅŸaşırttı, tüylerim ayaÄŸa kalktı, gözyaÅŸlarımı tutamadım. Bir müddet konuÅŸamadım. Sonra toparladım kendimi. Madem öyle maddi manevi tazminat davası açalım dedim. Onu da istemem demesin mi? Allah Allah bunu neden istemiyorsun dedim.  Dedi ki karşı taraf belki garibandır maÄŸdur olurlar çoluk çocuÄŸu sıkıntı çekerler. Biz zaten çekiyoruz, bari onlar çekmesinler dedi. Belki de bize ödeme yapmak için bankadan kredi çekerler de faize bulaşırlar, bizim yüzümüzden günaha girerler dedi. Ben yine dondum kaldım. Avukatlığım suresince ilk defa böyle bir ÅŸeyle karşılaşıyorum nasıl ÅŸok olmayayım? Böyle gani – zengin ruhlu- asalet ve imanlı bir gönülle karşı karşıya olduÄŸumu gördüm. Bugüne kadar hiç mi hiç böyle bir ÅŸey görmemiÅŸtim.

Yardım Yağıyor

Hocaefendinin vefatı ile tüm camı cemaati da çok üzüldüler. Hemen birkaç kişi bir araya gelerek yardım topladılar. Toplanan bu yardımla bu gönlü zengin hanımefendi ve yetimlere bir daire alındı. Daha başka görev yaptığı diğer camilerden de yardımlar geldi. Cenazesini İstanbul müftüsü kıldırmış. Çok kalabalık bir cemaat varmış.

Nasıl bu kadar yardımlar var diye şaşırmıştım. Eşini dinleyince anladım ki sebebi hikmeti çok güçlü bir iman sabır merhamet müstağniyet (intikam duygusu olmayışı) vs. sebeplermiş. Bu durumu bir ayette rabbimiz ve hadisinde efendimiz açıkça anlatmış

Bizde onun duasını kabul ettik. Onu sıkıntıdan kurtardık. İşte biz iman edenleri böyle kurtarırız. (AYET:21/88)

Halka karşı tok gözlü davranmak isteyenleri, Allah insanlara muhtaç olmaktan kurtarır. (Buhari, Hadis)

Ä°BRETLER;

1. Vade (ecel) gelince kazada çok insan olsa da diğerlerine bir şey olmuyor eceli gelen gidiyor.
2. Hafız olup Allah yolunda olursan Allah da seni seviyor.
3. Sen Allahtan razıysan Allah da senden razı oluyor.
4. Allah sevince insanlara da sevdiriyor.
5. Sevenlerin çok olunca maddi manevi yardımlarla Allah seni koruyor.
6. İyi bir Müslüman iyi bir insan olunca Allah yar ve yardımcın oluyor.

Allah’ım cümlemizi seni seven ve senden razı olan, senin de onlardan razı olduğun ve sevdiğin kullarından eyle.  Âmin.

*Avukat Mehmet Gökçek