Online Giresun Platformu
Rahmetli Mahir Kaynak hocanın bir sözünü hatırlatarak başlayalım. Mahir Hoca şöyle diyor: “Diyorlar ki terör örgütleri yeni devlet kurma derdinde. Hayır, efendim, yanlış. Hiçbir örgüt devlet kuramaz. Ortadoğu’daki tüm örgütler Büyük İsrail devleti kurulsun diye kurulmuştur”
İsrail denilen zalim ve terörist devlet 1948’de İslam ümmetinin kalbine bir hançer gibi saplandı. Ondan seneler evvel de Filistin’de bir Yahudi devleti kurulması için teşkilatlar kuruldu. 1897’deki ilk “Siyonizm Kongresi” ile bu yola girildi. Öngördükleri gibi oldu. Filistin dediğiniz yer o zaman Osmanlı sınırlarındaydı. Devlet ilan edilene kadar 50 senede Filistin’e Yahudi göçü oldu. Abdulhamid Hanın 1909’da bir mason darbesi ile indirilmesinden sonra ise göçler hızlandı. Birinci Cihan harbinde de 1917’de Kudüs, dolayısıyla Filistin elimizden çıktı. Tekrar Haçlıların eline geçmiş oldu. Filistin şimdi yeni Selahaddin Eyyubilerini bekliyor.
Bugün Filistin’de yaşananları anlamak için tarihi iyi bilmek lazım. Bilip bilmeden, boş boş konuşanlar çok piyasada. Yok Hamas teröristmiş, yok HAMAS saldırmasaymış İsrail saldırmayacakmış! Bunlar boş laflar. Niye mi? Yahu Filistin 106 yıldır esir. Filistin 106 yıldır işgal altında. Katil İsrail kurulduğundan beri 75 senedir Filistinliler esir. Kendi vatanlarında esir durumundalar. Toprakları işgal altında. İsrail zalimi onlara her türlü zulmü reva görüyor. Düşünsenize ülkeniz işgal olmuş, kadın ve çocuklarınız acımasızca katlediliyor, siz olsanız ne yapardınız? Elbette vatanınız için mücadele eder, direnirdiniz. İşte HAMAS da onu yapıyor. Ortada bir işgal var, adamalar gelmiş evine çökmüş seni dışarı atmışlar. Bunu kabullenecek misin? İşte Filistin’deki Hamas ve onun silahlı kanadı “İzzettin El Kassam Tugayları” da onu yapıyor. Filistin’in özgürlüğü için mücadele veriyorlar. Vatanı savunmak ne zamandan beri teröristlik oldu? Batı terörist dediğinde terörist mi kabul edeceğiz yani? İstiklal savaşındaki direniş birliklerimizin yaptığı da aynısıydı. Teslim olmadık, işgali kabullenmedik, topyekün seferberlik ilan ettik vatanı işgalden kurtardık.
Diğer taraftan İsrail denen haydut devletin Büyük İsrail hayalini de unutmayalım. Nil’den Fırat’a Tanrı Yahova onlara vaad etmiş bu toprakları. Haritalarına bakılırsa Arz-ı Mev’udun sınırları bir hayli geniş. Buna göre Büyük İsrail gerçekleşirse Lübnan, Ürdün, Suriye ve Irak haritadan silinecek. Yine Mısır’ın Sina bölgesi, Suudi Arabistan’ın kuzeyi İran’ın batısı ve en önemlisi de Türkiye’nin güneyi gidiyor. Hatta Adana’nın batısından ta Kayseri’ye kadar da uzanıyor.
Şimdi hangi Türkiye vatandaşı Filistin’den bize ne, Arapların meselesi diyebilir? Bak İsrail’inin nihai hedefleri arasında Türkiye’nin de parçalanması var. Yani bugün İsrail bir şekilde durdurulmazsa nihai hedefi Türkiye ve tabi Büyük İsrail’dir.
Şimdi dönelim yazımızın başında belirttiğimiz terör örgütleri mevzuuna. Evet, bu bölgede bulunan tüm terör örgütleri “Büyük İsrail” için çalışırlar. PKK de YPG de DEAŞ da. Hepsinin patronu büyük şeytan Amerika Birleşik Devletleri. ABD dediğiniz de zaten Yahudi-Siyonistlerin güdümünde. ABD’yi onlar yönetiyor yani. Irak’ı parçaladılar. Suriye de malum. Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde bir PKK-YPG kukla devleti kurmaya çalışıyorlar. ABD bunun için göstere göstere binlerce tır silahı verdi onlara. Sözde müttefikiz. PKK orada adını değiştirince terör örgütü olmuyormuş!. Suriye Demokratik Güçleri oluyormuş birden. Ama Türkiye 2016’dan beri bölgede gerçekleştirdiği harekatlarla ABD’nin bu planının önünü kesti. Kurulacak bir sözde Kürt devleti aslında Büyük İsrail’in kuruluşuna hizmet edecek. Bugün Filistin ve bölgede yaşananları böyle okumak lazım.