Giresun Haberleri

Annemin Verdiği Son Öpücük

Bu yazıyı paylaşın

Emekli Öğretmen Musa Ada dostumuz geçtiğimiz hafta vefat eden asırlık çınar annesi Naciye Hanımın vefatı üzerine duygularını kaleme aldı.

“Bir hafta oldu anam son öpücüğünü verdiğin, gözlerinle konuştuğun o günden bu güne. Yoğun bakımın kapısında iyi olacak mı acaba… Yoksa bizi bırakıyor mu diye birbirinden beter karmakarışık düşünürken, her kapı açılıp kapandığında bir umutla aynı anda bir korkuyla çıkan kişiye takılırken gözlerim düşüncesiyle allak bullak kafam. bir bıçak sırtıyken ölüm ve yaşam, tren geldiğinde binip binmeyeceğine sen değil de organların karar vereceği zamanın o süresinde, üzerinde sade bir çarşaf, her yerinde hortumlar ordan burdan ve son anında müdahale ediyorken yoğun bakım doktorları gırtlağından ciğerlerine inen hava gönderen hortuma solukların kesilirken. Dışarıda yitirmişti manalar anlamlarını hala bir umut içinde beni kandırırken…

Bir gün öleceğimizi bildiğim halde bu gerçeği unutmak istediğim o saatte sen yutkunmaya, nefes almaya hayata tutunmaya çalışırken biz hemen kapıda sana yakın senin yanında senden uzak… İlk çıkarken yoğun bakımdan hani.

-Musa Hoca beni kimlere teslim ettin anam burada yalnız ne yapacak diye düşünmedin mi? Dediğin o ölümün kapısındayız anam.

Beklemenin en zorunun olduğu yerde-kapıdan çıkan doktorların yüz ifadesinden bir şey anlamaya çalıştığım anlamların en kötüsünün yaşandığı, içerde bir daha uyanmayacağını düşünmek en acısını yetişkin yoğun bakımın kapısında sürgülü kapılar açılır kapanırken asırlara bedel bu bekleyiş…

Birbirine karışan hüzünler yüreklerde tek acının yaşandığı, boğazımın düğümlenip seninle geçen yıllarımın resimlerini bir bir görmeye çalıştığım. Senin iğneden ilaçtan bıktığın hastanede…

Güzel anam bütün öğütleri verdiğin, bizim tercüme etmekte geç kaldığımız vedalarını yaptığın, hayretle gözlerini tavana diktiğin, elinden tespihini hiç düşürmeden gözlerimin içine bakarak bildiğin bütün duaları okuduğun günlerce uykusuz kalmış yaşlı gözlerinle yorgun ellerini dudağına götürüp son öpücüğünü verdiğin, hala o kadar acılar içinde gülerek, hiç bir zaman kokusunu unutamayacağım, yılların çizgileriyle hayatının haritası çizili ellerini öptüğüm, belki de yüz yılını 20 günde yaşadığın kolan hastanesinin üst katında senin yanında yakınında yoğun bakımın kapısında… Bir başıma değil anam bütün acılı yürekler burada… Seni seven evlatların…

Ve hemşire Kazım tam da 16 Haziran 2020 saat:10.15‘te kapıdan çıkınca ve gözyaşlarıyla yüz ifadesi anam o acı haberi verdiği “maalesef Naciye Teyzeyi kaybettik” dediği anın…

Seni çok sevdiğin Peygamberimize komşu gönderdiğimiz gün bugün…

Ben sensizliğin acısını, içimi yakmasına rağmen yudum yudum içen senin hep düşündüğün Hocan. Sana hasretim anam. Hasretim kapanmamış yarama tüm acılarıyla basılmış olan tuz…

Acın bir damlacık şebnem misali düştü yüreğime, fakat onu bile kaldıramadı, dayanamadı hasretine. Ölümünün üzerinden bir hafta geçti ya, ben anam sen beni bırakıp gittikten sonra yüzümün güleceğini mi sandın? Seni günden güne gidişine alışmak için uğraşırken aksine karanlıklar içine hapis oldum. Hayat elime ayağıma zincir vurdu. Ama en acısı da sana tatlı tatlı anne diyememek, atlayamamak boynuna, sıkamamak, sarılamamak, doyasıya, yüzlerinden öpememek. Ana sevgisi denen şey bu olsa gerek… Şu anda dilimin susmasına rağmen, gözlerimden akan yaşlar çığlık atıyor canımın içi anam. İnşallah sana iyi bir evlat olmuşumdur, inşallah memnun olmuşsundur, inşallah hakkını helal etmişsindir, inşallah inşallah. Sen bir meleksin anam. Randevusuz kanatlarını açıp uçtun gittin cennetine.

Seni çok özlüyorum anam. Her kapıdan girişte gözlerin üzerimdeydi.

Ah nazlı anam uzansam dokuna bilir miyim şimdi yüreğindeki incinmişliklere? Zamanı gözlerinin içindeki yaşları öpebilir miyim? Anlaya bilir miyim? Yaşamı ve ölümü anlatabilir miyim? Acının dayanılmazlığını yaşamın umursamazlığını… Kim dinler beni…

Ey benim dağ dağ kalbime gömdüğüm;

NAZLIM,

ANAM,

BABAM,

ATAM…”

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz. Anladım


Fatal error: Uncaught ErrorException: md5_file(/home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/litespeed/css/4c3defd82b8c50fc431412c617980c7a.css.tmp): failed to open stream: No such file or directory in /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/plugins/litespeed-cache/src/optimizer.cls.php:130 Stack trace: #0 [internal function]: litespeed_exception_handler(2, 'md5_file(/home/...', '/home/tarikkama...', 130, Array) #1 /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/plugins/litespeed-cache/src/optimizer.cls.php(130): md5_file('/home/tarikkama...') #2 /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/plugins/litespeed-cache/src/optimize.cls.php(837): LiteSpeed\Optimizer->serve('https://medyagi...', 'css', true, Array) #3 /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/plugins/litespeed-cache/src/optimize.cls.php(330): LiteSpeed\Optimize->_build_hash_url(Array) #4 /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/plugins/litespeed-cache/src/optimize.cls.php(264): LiteSpeed\Optimize->_optimize() #5 /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-inclu in /home/tarikkamat/medyagiresun.com/wp-content/plugins/litespeed-cache/src/optimizer.cls.php on line 130